Harkenraz

   Türk Sanat Müziğine gönül vermiş bir grup insan dün Sakarya AFA kültür merkezinde konser düzenledi. 39 kişiden oluşan koro içerisinde kankam Mehmet Emin Arslan ve babası İsmail Arslan' da bulunuyorlardı.    Konser Türk müziğine büyük katkıları olan Avni Anıl 'ın anısına, ölüm yıldönümü olan 14 Haziranda düzenlenmişti.   Salonun müthiş derecede sıcaktı . Fakat hiç bir elektronik sesin olmadığı tamamen doğal tınılar arasında dinlediğimiz şarkıların zevkini o gece hiçbirşey bozamadı...    Kendi öz müziğimizi yaşatmaya çalışan ve bunu yaparken hiç bir çıkar ilişkisini düşünmeyen bu insanları canı gönülden kutluyor nice nice konserlerinin devamını diliyorum...  Bu Blog'un Şarkısı Avni Anıl'ın Bestesi olan bir şarkı, Bülent Ersoy seslendiriyor...   Bu Akşam Bütün Meyhaneleri Dolaştım İstanbul'un

                  Bu gün laptopun arkasında nazar boncuğu sticker'ını gördükten sonra aklıma böyle bir fantezi geldi...      Bundan sonra netbook'umu el emeği göz nuru, ince işlemeli dantel ile örteceğim...     Toz olmasın , virüs kapmasın , şık dursun diye...     Arkasına bir tane nazar boncuğu sticker'ı bende yapıştırsam mı acaba ??

             Başından söyleyeyim eğlenceli bir yayın değil... Kendime yazıyorum...     Halbuki 2009 ne kadar uzun bir deniz sezonuna sahipti benim için. 1 mayıstan 29 ekime kadar neredeyse herhafta  sonu biryerlerdeydim...     Fakat 2010 öyle olmadı... 13 Hazirana gelmiş olmamıza rağmen daha bir kere bile denize girememiştim. Havaların soğuk gitmesi , haftasonuna işlerin çıkması falan derken bir türlü deniz sezonunu açamıyordum. Başardım deniz sezonunu açtım ..    Deniz yüzmeye elverişliydi çokça yüzebilirdim. Ama hafta içinin yorgunluğunu atmak istiyordum hep. Bir kere girdim çıktım sonrada malak gibi yattım şemsiyenin altına. Fazla oksijen bünyeme ağır geldiğinden olacak ki uyumuşum. Kalktığımda  güneş beynime beynime vuruyordu...Ama ben Huzur yükledimiştim bir kere...   Artık hafta içi amele gibi çalışmaya hazırdım     Annemin yapmış olduğu ıspanaklı böreği ise anlatmayacağım... Bu yayının Şarkısı Sertap Erener : Kumsalda 

Bazen insanları anlayamazsınız. Bu cümleyi yazdıktan sonra uzun bir süre bekledim. Hala anlamaya mı çalışıyordum? Bilmiyorum..Şuanda bildiğim ve ağır bir şekilde hissettiğim tek şey göğsümün ortasına yerleşmiş olan alevden bir top..Bir insan canı bu kadar yanarken bile nefes alabiliyormuş... Hani şair diyor ya; “ bir insanı sevmekle başlar herşey “, diye. Ya sevmek herşeyin sonuysa? Bir insanı çok sevdiğin için bitiyorsa herşey?.. Ve anlam veremiyorsan bu yaptığına?.. Evet, insanlar olduğu gibi kabul edilmeli ama nereye kadar? Sonsuza dek mi yoksa kendinle çakıştığın yere dek mi ? Peki olduğu gibi kabul edilen , beni aynı içtenlikle kabul edecek mi ? Ben hep dürüstlük isterdim. Ama insan bazı şeyler yaşadıkça saklamanın bazen daha iyi olduğunu anlıyor. İlişkiyi yürütebilmek için bazen bazı şeyleri  “ saklamak “ gerekiyor.. Yinede umut olmalı mı içimde? Onca sorduğum sorudan sonra cevabını verebildiğim sadece bu. Hayır!. Yeniden birini sevmek, bir yabancıyı kabullenip yeni bir s