Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kıracaksın!!!

   İşin başından aşkınken sana birşey zırvalayana işim var " Şu anda işim var diyeceksin ".    " Banane " diyeceksin.    " Uğraşamam senle şimdi " diyeceksin.    " Kaybol! " Diyeceksin! Hemde en sertinden!    " Yarın şuraya gidelim mi " diyene canın istemiyorsa " Hayır " diyeceksin.    " Ah şunu dersem bana kırıl mı? " diye düşünmeyeceksin!    AÇIK olacaksın.    Evet'se Evet Hayır'sa Hayır...    Kısacası.... Uğraşıyoruz ya  kalp kırmamak için. Uğraşmayacaksın Kıracaksın!!!    Hayat... Onu kırmayayım diye yaptığın bir davranışla karşındakinin canına okumuş, hayattan bezdirmiş olabilirsin.  

300 Nerede?? İçinde İçinde!!!

              Dün mülakat sınavından çıktıktan sonra anlamıştım aslında... Hocanın , ben en son odadan çıkarken söylediği o söz... " Bir dahaki sefere denersin şansını "... Herşeyi anlamıştım o an zaten... Anlımdan akan sıkıntı teriyle birlikte çıkarken bana söylediği o sözle yıkılmıştım. Evet arkadaşlar yazımın başlığından da anlaşılacağı gibi o kadar harcama yapmama rağmen Gebze Yüksek Teknoloji Üniversite'si Yüksek Lisans Programına girememiş bulunuyorum.    Hayatın sonumu... Değil .. Çok önemli mi ... Tabikide değil.. Ama yanarım yanarımda giden 300 TL harcamama yanarım. Yani düşünüyorum o 300 TL'yi harcamasaydım neler neler yapardım diye... Yanda duran bu teknoloji harikası N95 'i alabilirdim mesela. 300 TL ile uludağda Whitefest 2010 a katılabilirdim. Kahvede 400 tane çay içebilir , Pub da 54 adet 70'lik Bira içebilir , 300 adet ekmek alabilirdim. Fakat ben ne yaptım 150 lira ön kayıta yatrıdım , 50 TL den olmak üzere 3 sefer Gebzeye gidip

Oldu bu iş.. Galiba!!!

                                                     Az önce aldığım habere göre bu sabah büyük işkenceler çekerek girdiğim dil sınavından yeterli puan olan 60'ı almışım :). Bu demek oluyor ki yüksek lisansa girmem için sadece bir adım daha olan mualakat sınavı kaldı sonra ver elini Erasmusla yurt dışı.. Çok sevindirik bişey oldum ben şu anda :) Mutluyum.. GYTE Lisansüstü İngilizce Yeterlilik Sınavı Sonuçları Burada.

Uyku , Soğuk , Stres...

                        Yaklaşık dört yıl oldu okul biteli.Bu 4 sene içinde girdiğim sınavlar sayılıdır , bir elin parmaklarının sayısını geçmez.Her sınavda yoğun stres yaşıyorum. Stresin kaynağını da bu gün itibariyle çözdüm.Hiç çalışmayarak sonucunun ne olacağını bilemediğim sınava girmek.       Bugün 3 saatlik yarım yamalak uykunun arkasından 6:30 da telefonumun alarmı çalmaya başladı.Uyandığımda aklıma gelen ilk soru "Karga bokunu yemiş midir acaba?" oldu.4-5 aydan beri belkide ilk defa bu kadar erken kalkıyordum.Gözlerimi açmakta zorlandım ama kalkmam gerekiyordu. Sıcak yatağımı terkedince havanın ne kadar soğuk olduğunu hissettim. Evet kesinlikle bu gün soğuktan geberecektim..Çok sıkı giyinmeliydim , giyindimde. Sabah 7 de evden ayrıldım. Buz tutmuş merdivenlerden aşağıya inerken ayağım kaydı sendeledim. Kendi kendime bu gün düşmezsem çok sevineceğim diyordum.Yola çıktım yolu kontrol ettim , yol o kadar buz tutmuştu yolda gitmek bir mucize .Tam otogara gelmek üz

Para Yatıramama Macerası

     Neymiş Gebze'de yüksek lisans varmış.. Oraya başvurmam lazımmış.. Aradaki zamanı boş geçirmemem gerekirmiş.. Peh!! .. Kendi kendime söylediğim bunca şeyden sonra Yüksek Lisans maceram galiba mutlu sona varamayacak...      Planlar 1 ay önceden yapıldı halbuki. Salı günü para yatırılacaktı. Çarşamba günüde arkadaşın sınavı olduğu için beraber gidilip hem bize öncülük edecekti , yol yordam gösterecekti hemde kısa bir gezi yapılmış olacaktı.      Salı günü 12:30 sularında evden çıkıyorum. Görev: Akbanktan para çekilmesi sonra gidip Vakıfbanka yatırılması. Akbank ATMlerinde sıra olmayışı beni bir hayli şaşırtıyor bir yandan da   yüzümdeki sırıtık ifadenin  çıkmasına yol açıyor. Akbank ATMsini ilk defa bu kadar boş görüyordum ve bir hışımla 150TL'yi hesabımdan elim titreyerek çekiyorum. Hızlı adımlarla vakıfbanka yürüyorum. 12:50 civarında Vakıfbankın kapısına kadar geliyorum.. Sürpriz!!! Banka kapalı. 13:30 da açılacakmış.  Zihnimden geçen ilk düşünce hangi devi

Bu Hafta Sinema Haftası Olacak

ÜÇ   adet güzel filmi gözüme kestirdim ve bu hafta içinde üçüne de gitmeyi düşünüyorum. Film yorumlarını bu blogu editleyerek yapacağım. Benim içinde değişik bir bloglama yöntemi olacak... Hadi bakalım.. (15.01.2010) Soul Kitchen       Fatih Akın güzel işler yapıyor bence. Duyduğuma göre çektiği ilk komedi filmiymiş. İlginç bir deneyim olabilir diye düşünüyorum.       Filmin Fragmanını buradan izleyebilirsiniz :  http://www.youtube.com/user/SOULKITCHENFILM#p/u/5/Vc93A0qxdY4 (15.01.2010)      Evet şu anda aldığım iğrenç bir haber var!. Soul Kitchen adapazarından gitmiş!. Ne yapmalı?? Çarşamba günü gebze'ye gideceğim artık oralarda biyerlerde bulmak lazım!!.. İsyan Ediyorum Şu An!! (16.01.2010) Paranormal Activity  (3/10)     Çok korkunç film dediler... Çok kişi filmin 2. yarısını izleyemedi dediler. Ama şeytan filminden tırsarak çıkan ben bu filme gideceğim ve izleyeceğim. Eğer ben bu filmi sonuna kadar izlersem film gerçekten korkulacak bir film değildir ark

Bunları Biliyor muydunuz?

                         1- Dünya Üzerinde 238 tane Ülke olduğunu      2- Ülkelerin ortalama yaş sıralamasında 45.5 yaş ile Monaco'nun 1. sırada olduğunu      3- En genç Nüfusun 15 yaş ile Uganda'da Olduğunu      4- Ülkemizin Yaş ortalamasının 29 olduğunu ve dünya 95. olduğumuzu      5- Pitcairn Adaları diye bi ülkenin olduğunu ve nüfusunun sadece 48 kişi olduğunu      6- Ukrayna 'nın  yıllık hüfus artış oranının % -1,8 ile dünyanın en kötü nüfus artış oranına sahip olduğunu.      7- Dünya üzerinde en çok konuşulan dil'in  %13,4 ile Çince olduğunu (ispanyolca %5.5 , İngilizce %4.84)      8- Dünya üzerinde ingilizcesi  sikhism diye bir dinin olduğunu ve bu dinin %0.35 ile popülerlik bakımından 5. sırada olduğunu (Bk. Sihizm )        

Israrcılık Hastalığı

      Hayatımızda sizce biraz ısrarcı değil miyiz? Hep bizim istediğimiz mi olacak? Bu birazda egolarımızı tatmin etmek değil midir ?       Yemeğini yemek istemeyen çocuğa , sizinle beraber sinemeya gelmek istemeyen arkadaşınıza , çok yorgun olduğu için size katılamayacak olan sevgilinize ısrar etmek sonuca ulaşmak için mi yapılıyor yoksa sadece ısrar edilmiş olmak için mi ?       Hayatta yapmış olduğumuz ısrarların hangisi sonuca ulaştı diye hiç düşündük mü ? Bu sonuçların hangisi size mutluluk verdi? Israr yüzünden yapmak zorunda kalmış şahıs gerçekten onu yapmak istiyor mu yoksa sizi kıramadığı için mi yapıyor ?       Birazda ''Teklif var Israr yok''   düşüncesini benimsesek daha iyi olmaz mı ?